Patlamaya Hazır Potansiyel Bomba mıyız?
Göç kökenli IŞİD bombacılarının batı başkentlerinde kendilerini arka arkaya patlatmalarıyla oluşan terör ortamı “göç ve güvenlik” ilişkisini yeniden gündeme getirdi. Yeniden diyoruz çünkü bu ilişki son gelişmelere özgü yeni bir şey değil. Göçler tarihine kısa bir göz atarsak göç olgusunun sürekli bir “güvenlik” endişesiyle ele alındığını gösteren birçok örneğe rastlayabiliriz.
Örneğin 20.yy başlarında, başta ABD olmak üzere birçok Batı Avrupa ülkesinde, İtalyan göçü aracılığıyla mafya faaliyetlerinin göçmenler nezdinde yaygınlaşıp kalıcılaşacağı ve bu yüzden de ülkelerinin kamu düzeni için ciddi bir tehlike oluşturacağı endişesini ifade eden cümleler yediden yetmişe herkesin ağzında sakız gibi çiğnenirmiş. Fazla gerilere gitmeye gerek yok. 80’li yıllarda Türkiye’den gelen göç dalgasının “Türk-Kürt çatışması”nı Avrupa göç ülkelerine sıçratacağı, kamu düzenini bozup insanların huzurunu kaçıracak bir olgu olarak algılanması hala hafızlarımızda canlıdır.
Bir cevap yazın